.

.

11 Eylül 2012 Salı

Washington Merkezli SGA Danışmanlık Direktörü Sn.Cenk Sidar ile "Global Ekonomideki Gelişmeler ve Risk Faktörleri" Konulu Twit-Söyleşimiz







Türkbaharı Dünyanın ilk Online-Sosyal Thinktank Platformu'nda sizleri 10Eylül2012 Saat:22.00'da Washington Merkezli SGA Danışmanlık Direktörü Sn.Cenk Sidar ile buluşturduk. Sn.Sidar "Global Ekonomideki Gelişmeler ve Risk Faktörleri"ne dair sorularımızı yanıtladı. 





Türkbaharı Moderatör: Öncelikle davetimizi kabul ettiğiniz için teşekkür ederiz. Washington merkezli SGA Stratejik Danışmanlık Kurucusu olarak bize biraz firmanızın çalışma alanlarından bahsedermisiniz?

Cenk Sidar: Öncelikle teşekkür ederim. SGA olarak gelişmekte olan piyasalarda yatırım yapan fonlara ve şirketlere araştırma ve iş geliştirme hizmetleri sunuyoruz. Washington`daki otuz kişilik bölgesel ve sektörel uzmanlarımız günlük ve haftalık raporlar hazırlıyor ve müşterilerimizle paylaşıyorlar. Yoğun olarak calıştığımız bölgeler Afrika, Orta Dogu, ve Avrasya bölgeleri. Ayrıca bu bölgeler için şirketlere/fonlara özel isteğe yönelik raporlar da hazırlıyor, gerekirse birlikte seyahat edip strateji belirlemelerinde yardımcı oluyoruz Hizmet verdiğimiz firmalar arasında Microsoft, Hilton, Raytheon, Statoil gibi dev firmaların yanında KOBI`ler de mevcut.

Türkbaharı Moderatör: Amerika'daki yatırımcı ve liderlerle içiçesiniz.Siyasi ve ekonomik olarak Türkiye'ye bakış açılarını bizimle paylaşabilirmisinz?

Cenk Sidar: Türkiye çok önemli ekonomik ve siyasi potansiyele sahip bir ulke olduğundan her zaman ülkemize ilgi üst seviyede. Yatırımcılar her zaman Türkiye`yi önemli bir piyasa olarak görmekteler. Ekonomik ve siyasi istikrar bu ilginin derecesini ciddi ölçüde belirlemekte. Maalesef biz istikrar kavramını farklı değerlendiriyoruz. İstikrar aynı hükümetin tekrar tekrar seçilmesi değil ülkede iş yapmanın guvenliği olarak görülmekte. Bu yüzden Türkiye`nin son donemde yaşadığı bazı hukuksal problemler, ve siyasi çatışmalar yatırımcılar için riski arttırmakta Türk ekonomisindeki yapısal problemler ve son dönemde yaşadığımız dış politika riskleri ve artan terör de sanırım yabancıların Türkiye`ye ilgisini ciddi ölçüde etkileyecek. Yakın çevremizden bu doğrultuda geri bildirimler alıyoruz

Türkbaharı Moderatör: Amerika,Çin ve Avrupa ekonomilerinin yavaşlaması önümüzdeki dönemde dünya ekonomisi için ne gibi riskler içeriyor?

Cenk Sidar: Bahsettiğiniz ekonomiler dünya ekonomisinin temel direkleri. Son dönemde görülen yavaşlama emareleri ve büyüme sıkıntısı küresel ekonomi için ciddi sıkıntılar yaratacaktır. Amerika ve Avrupa ekonomisi ise birincil öneme sahip keza Çin şu anda onlara bağlı bir grafik çizmekte.. Çin ekonomisi ancak ihracata dayalı ekonomiden tüketime dayalı ekonomik modele geçtiği zaman dengeye oturacak diyebiliriz.

Türkbaharı Moderatör:  Çin ekonomisinden yavaşlama sinyalleri gelmesi sizce Çin ekonomisinin dengeye ulaştığını söylemek için erken mi olur?  

Cenk Sidar: Şuanda halen Çin ekonomisinin ihracata dayalı bir büyüme gerçekleştirdiğini görüyoruz. Bu sürdüğü sürece kırılganlık ve bağımlılık devam edecek ve Çin ekonomisi dengeye oturmayacak. Tasarruf oranlarının azalması ve tüketimin artması düşünülenin aksine ülke ekonomisi için olumlu etki yapacaktır. Aksi takdirde dışa bağımlılık ve kırılganlık baki kalacak. Gelişmiş piyasalardaki ekonomik yavaşlama Türk şirketlerini de yeni ve aynı zamanda riskli piyasalarda iş yapmaya yönlendirdi. Ciddi fırsatları olsa da gözden kaçırılmaması gereken riskleri de mevcut. Bu pazarların ekonomik-siyasi-güvenlik risklerini bilmeden hareket etmek çok riskli. Maalesef ülkemizdeki şirketler ve işadamları bu faktörleri çok dikkate almadan hareket edebiliyorlar. Afrika ve Latin Amerika piyasalarında ciddi firsatlari olduguna inanıyorum. Fakat bu bölgelerde çok dikkatli ve metadolojik hareket edilmeli.

Türkbaharı Moderatör: Birsoru  den: Cenk bey, yabanci yatirimcilar Turkiyede "poverty rights" konusunda ne dusunuyorlar?

Cenk Sidar:.Bir ülkede yoksulluğun üst seviyelerde olması ülkenin ekonomik istikrarını olumsuz ölçüde etkilemekte. OECD rakamlarına baktığımızda Türkiye'de pastanın genişlediğini ama payların sürekli azaldığını görüyoruz. Bu da Türkiye`deki muhafazakar siyasi anlayışın bir sonucu olarak ortaya çıkıyor. Yoksullukla mücadele konusunda atılan adımlar ise kısa dönemli ve samimi değil. Günlük yardımlar ile yoksulluğun önlenmesi mümkün değil. Atılmasi gereken uzun dönemli ekonomik ve sosyal politikalardaki adımların ötelendiğini görüyoruz. 

Türkbaharı Moderatör: Son zamanlarda petrol fiyatlarındaki aşırı oynaklık sizce global ekonomi için ne gibi riskler teşkil ediyor?

Cenk Sidar: Petrol fiyatlarındaki aşırı volatilite küresel durgunluk ve jeopolitik risk arasında gidip gelen piyasalardaki kafa karışıklığından ötürü kaynaklanmakta. Bu durum özellikle Türkiye gibi enerji ithalatçısı ülkeler için çok ciddi bir risk faktörü. Ayrıca küresel ekonomi yaşadığı durgunluktan ötürü petrolün yükseldiği dönemlerde bundan yara almakta, büyümesi sınırlanmakta. Sadece Haziran`ın ortasından beri petrol fiyatlarında %30`a yakın bir artış var. Bunun temel nedeni küresel alandaki risk faktörlerinin ciddi olçüde artmış olması. Ayrıca küresel ekonomideki durgunluğun önüne geçmek için yapılan parasal genişleme operasyonları da petrol fiyatlarını yukarı doğru tetiklemekte. Fakat fiyat artışı talep artışından değil, arz korkusundan kaynaklanıyor: Bu yüzden küresel ekonominin büyümesi yönünde bu iniş çıkışlar riskli. 

Türkbaharı Moderatör: Katma değerli ürün üretiminde sizce Türkiye ne kadar başarılı?Amerika'daki örneklere bakınca sizce neler yapılması gerekiyor?

Cenk Sidar: Katma değeri yüksek sektörlerin gelişmesi için öncelikle uygun ekonomik ve siyasi iklimin yaratılması gerekiyor. Türkiye'nin mevcut sosyal, iktisadi ve siyasi zemininde bunu teşvik edecek bir ortam malesef yok. Gençler için hayat gailesi ço küçük yaşlarda başlıyor. Eğitim sistemi ezberci anlayış üzerine kurulmuş. Özgürlükçü bir eğitim sitemi ve sosyal düzenden bahsetmek mümkün değil. Ayrıca üniversite eğitmi elde etmek yönünde de gelir adaletsizliği viddi bir engel olarak ortaya çıkmakta.Ülkedeki parlak gençlerin Ülkedeki parlak gençlerin iş kurma ya da inovatif alanlarda çaba gösterip katma değeri yüksek sektörlerde ülkemizin pozisyonunu güçlendirmek yerine büyük şirketlerde uzun vadeli daha güvenli kariyer yollarını tercih ettiklerini görüyoruz. Bu herkes için olmasa da bu inovatif kapasiteye sahip en parlak gençler ve iş adamları için böyle. İnovasyonu geliştirmek ve tetiklemek için de hükümetin atması gerken adımlar var. Özellikle telekomünikasyon, bilişim, yenilenebilir enerji alanında inovasyon için Türkiye'de ciddi potansiyel mevcut. ABD'de bu konuda ciddi bir endişe var. Ekonomik güçlerini kaybettiklerini ve inovasyon konusundaki pozisyonlarını başka ülkelere kaptırdıklarını düşünüyorlar. Fakat ben buna katılmıyorum. Evet Çin ve Hindistan büyüyor, milli gelirleri artıyor ama halen en önemli inovatif ürünler ve hizmetler ABD'den kaynaklanıyor. Çin ve Hindistan ise çoğu zaman bunları izinsiz kopyalayarak ölçek ekonomisinden kazanmaya çalışıyor. .

Türkbaharı Moderatör: Sizce Türkiye eğitimli genç nüfusu ve büyüyen ekonomisiyle bölgesel bir üretim merkezi haline getirebilir mi?

Cenk Sidar: Mutlaka! Türkiye ekonomisi ve siyaseti iyi yönetilmemesine rağmen ciddi bir potansiyel barındırmakta. Eğitimli genç nüfusun doğru kanalize edilmesi ve değerlendirilmesi gerekmekte. Büyüyen ekonominin de altının doldurulması ve sürdürülebilir olması gerekiyor. Şu anda malese bu sistemin tesis esildiğini söyleyemeyiz.

Türkbaharı Moderatör: Son olarak  Dünyanın ilk Online-Sosyal Thinktank Platformu hakkındaki düşüncelerinizi alabilirmiyiz?

Cenk Sidar: Bu yöntemle iletişimin önündeki engeli kaldıracağını ve değişik perspektifleri insanların önüne getirebileceğinizi düşünüyor ve destekliyorum. Eminim en kısa zamanda daha fazla kişiye ulaşacaksınız. Başarılar dilerim. 

Türkbaharı Moderatör: Sorularımızı yanıtladığınız için teşekkür ederiz. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder